
SU AYAK İZİ
“Su Ayak İzi” kavramı, ilk kez 2002 yılında UNESCO-IHE’de1 Arjen Hoekstra tarafından ortaya koyulmuştur. Bir ürünün su ayak izi; ürünün sanal su içeriği veya ürünün saklı, gömülü, harici ya da gölge suyu diye adlandırılan farklı terimlerle benzerlik gösterir (Hoekstra and Chapagain, 2008). Sanal su içeriği veya gömülü su, yalnızca ürünün içerisindeki saklı suyu ifade eder. Bu kavram, uluslararası veya bölgeler arası görünen su akışları bağlamında kullanılır. Bir ülke veya bir bölge bir ürünü ithal ediyorsa veya ihraç ediyorsa, suyu da sanal olarak ithal/ihraç etmektedir. Bu da genel olarak sanal su akışı ya da ticareti olarak adlandırılır.
Türkiye su zengini bir ülke değildir. Artan nüfusu, gelişen sanayisi ve hızla büyüyen kentleriyle Türkiye’nin 2030 yılında su sıkıntısı çeken bir ülke olacağı tahmin edilmektedir. Bu açıdan, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve yönetimi Türkiye için çok önemlidir. Su kaynakları üzerindeki tartışmaları zenginleştirmek ve anlamlı kılmak için Türkiye’nin su ayak izi dikkatle incelenmelidir. Türkiye’de içme ve kullanma amacıyla günlük kişi başına düşen su miktarı 216 litredir (TÜİK). Su ayak izi yaklaşımı çerçevesinde sanal su dikkate alındığında Türkiye’de bir kişinin günlük doğrudan ve dolaylı su tüketiminin 5.416 litre olduğu görülmektedir. Bu da, doğrudan tüketimin yanı sıra dolaylı olarak mal ve hizmetler aracılığıyla tüketilen su miktarını ifade eder.
Dünyanın neredeyse tamamı sularla kaplı olmasına rağmen tatlı su kaynakları gezegen üzerindeki su kaynaklarının sadece %2,5’ini oluşturur. Bütün tatlı su kaynaklarının % 68’inden fazlası buz ve buzulların içinde hapsolmuştur. Tatlı suyun geri kalan % 30’u ise yer altındadır. Nehirler, göller gibi tatlı su kaynakları, dünyadaki toplam suyun yalnızca % 1’ini oluşturur. Yeterli ve iyi kalitede suyun varlığı; tatlı su ekosistemlerinin, insanlığın, gıda güvencesinin ve sürdürülebilir kalkınmanın temel unsurudur. Bununla birlikte, dünyada yaklaşık 700 milyon insan 43 farklı ülkede su kıtlığı çekmekte, 2,7 milyar insan ise yıl içerisinde en az 1 ay su kıtlığı yaşayan havzalarda yaşamını sürdürmektedir.
Su hayattır.Su olmadan yaşam da olmaz.Biz de sürdürülebilir yeşil bir çevre için "Su Ayak İzi " projemizi başlattık. Projemizin amacı su ayak izimizi azaltmak,su tüketiminde farkındalık yaratmaktır.Öğrencilerimiz,öğretmenlerimiz,okul çalışanlarımız ve velilerimizle birlikte farkındalık yaratmak için faaliyetler hazırladık.Peki bireyler neler yapabilir? Günlük yaşantımızda neler yapabiliriz?
-
- 1-Elleri, bulaşıkları ve ürünleri yıkarken ve ayrıca lavaboda tıraş olurken veya diş fırçalarken bazen suyu kullanmadığınızda bile açık bırakmak daha kolay görünür. Ancak ellerinizi yıkarken veya başka işler yaparken musluğu kapatmak, düşündüğünüzden daha fazla su tasarrufu sağlayabilir. 20 saniyelik bir el yıkama sırasında, yaklaşık 1 litre suyu boşa harcayabilirsiniz.
- 2-Bulaşık makineleri genellikle elde yıkamadan daha az su kullandığından, çoğu durumda bulaşık makinesini kullanmak elde yıkamaktan daha sürdürülebilirdir. Bulaşık makinenizi yalnızca tam yükle çalıştırdığınızdan emin olun, en kısa döngü ayarında çalıştırın, ön durulamayı çalıştırmayın ve mümkünse enerji açısından verimli bir bulaşık makinesi kullanın.
- 3- Çamaşırlarınızı en kısa devrede çamaşır makinenizde yıkayın, ek bir durulama işlemi eklemediğinizden emin olun ve mümkün olduğunca düşük derecelerde su kullanın.
- 4-Her gün uzun bir duş almak sandığınızdan çok daha fazla su kullanır. Daha kısa ve daha seyrek duş alarak veya saçınızı daha seyrek yıkayarak bu miktarı azaltabilirsiniz.
- 5-Dakikada 60 damla sızdıran bir musluk, ayda 800 litre su ve yılda 9.200 litre su israf edecektir. Yani sızdıran bir musluğu onarmak sandığınızdan çok daha fazla su tasarrufu sağlayabilir.
- 6-Eski tuvaletler sifon başına 15 ila 25 litre su kullanır – ancak yüksek verimli bir tuvalet, sifon başına 5 litre kadar az su kullanabilir. Bu, evinizde sonsuz litre su tasarrufu sağlayabilir. Bu nedenle, yeni bir tuvalet satın alırken (tabii ki ihtiyacınız olduğunda), sifon başına yaklaşık 5 litre kullanan bir tuvalet arayın.
- 7-WWF’e göre, bir kilogram pamuk üretmek için 20.000 litre su gerekiyor, bu da yaklaşık bir pamuklu tişört ve bir pamuklu kot pantolon anlamına geliyor. Gardırobunuzun etkisini azaltmanın en iyi yollarından biri, giyim ve diğer tekstiller için ikinci el alışveriş yapmaktır
- Sizleri su ayak izimizi azaltmaya davet ediyoruz.Takipte kalın. Sevgilerimle...